Statik Ip ve Modem araştırıldıktan sonra karar verilmelidir: Yargıtay

Kaynak: http://www.kazanci.com/kho2/ibb/giris.htmT

YARGITAY

13. CEZA DAİRESİ

E. 2015/15567

K. 2017/3907

T. 11.4.2017

DAVA : Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:

KARAR : Hükmolunan cezanın tür ve süresine göre 5271 Sayılı CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca sanık …. müdafiinin duruşma isteminin reddine karar verilerek yapılan incelemede;

1-)Olay günü, saat 14:14’de sanıklardan … adına kayıtlı … numaralı IP’den bireysel internet şubesine giriş yapılarak, saat 14:18’de katılana ait … Şubesi’ndeki dolar hesabından 2900 USD satışının yapıldığı, 4.060 TL’ye çevrilerek katılanın …Şubesindeki hesabına aktarıldığı, saat 14:19’da katılanın yine aynı şubedeki hesabından 139,91 TL’nin … Şubesi’ndeki hesabına aktarıldığı, 14:31’de … Şubesi’ndeki hesapta toplanan 5.250 TL’nin sanıklardan .. .. adına olan…’ne havale yapıldığı, ardından da aynı gün saat 14:38’de sanık .. .. tarafından …nden nakit olarak çekildiği olayda; sanıkların eylemlerinin …’nun 17.11.2009 gün ve 193/268 Sayılı kararında açıklandığı üzere, 5237 Sayılı TCK’nın 142/2-e maddesinde düzenlenen “bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık” suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,

2-)Suça konu paranın önem ve değeri ile meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak TCK’nın 61. maddesi uyarınca, temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,

3-)Sanık ….’in savunmasında; diğer sanıkları ve katılanı tanımadığını, olay yeri olan…’da hiç ikamet etmediğini, …’nda veznedar olarak çalıştığından dolayı olay günü işyerinde olduğunu, diğer sanıklar tarafından evinde kullandığı bilgisayara ait IP numarasının bir şekilde tespit edilerek suçun işlenmiş olabileceğini, kablosuz internet kullandığını, ayrıca bankacı olmasına rağmen internet bankacılığı dahi kullanmadığını söylediğinin anlaşılması karşısında; sanığın savunmasında belirttiği hususların araştırılması; özellikle de adına kayıtlı … IP numarasının bağlı olduğu bilgisayar ve modem ile dosyanın, bütünüyle bilişim suçlarından anlayan uzman bilirkişilere tevdi edilerek bilgisayara bağlı modem türlerinin tespit edilmesi, sanığın beyanında belirttiği üzere modem hattının kablosuz olması durumunda hattın güvenliği için gerekli önlemlerin alınıp alınmadığı, internet bağlantısına dışarıdan girilip girilemeyeceği, IP numarasının değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı, bilgisayarlara virüs gönderilerek bilgilerinin alınıp alınmadığı suça konu işlemin ne şekilde nereden yapıldığı konularında bilirkişi raporu alındıktan sonra, tüm deliller çerçevesinde sanık …’in hukuksal durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,

4-)Anayasanın 141. ve 5271 Sayılı CMK’nın 34, 230 ve 289 maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının denetimine imkan verecek şekilde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde mevcut delillerin tartışılması, değerlendirilmesi, reddedilen veya kanıtlama yönünden üstün tutulan delillerin neler olduğu ve nedenlerinin gösterilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması, bir başka deyişle eldeki delillerle neden bu sonuca varıldığının anlatılması gerektiği, tüm bunların ışığında ulaşılan kanaat ve CMK’nın 230. maddesinde belirtilen diğer unsurların bulunması gerektiği gözetilmeden; mahkemece, sanıklardan ….’ın da mahkumiyetine karar verilmesine rağmen, sanık … yönünden gerekçesiz hüküm kurulması,

5-)Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi sebebiyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,

6-)Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, sanıklardan “müştereken ve müteselsilen” alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 Sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,

SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanıklar .. .., ile.. .. müdafiilerinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan sebeplerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 Sayılı Kanun’un 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 Sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının korunmasına, bozma kararının (1) numaralı bendinde yer alan bozma nedeninin, 5320 Sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 CMUK’un 325. maddesi uyarınca, hükmü temyiz etmeyen hükümlü .. ..’in üzerine atılı “nitelikli dolandırıcılık” suçu yönünden, sanık .. ..’e de SİRAYETİNE, 11.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu yazı Genel kategorisine gönderilmiş ve ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.