YARGITAY: KREDİ KARTI BİLGİSİ ÖĞRENEREK HESAP BOŞALTMA NİTELİKLİ HIRSIZLIKTIR!

Kaynak: http://www.kazanci.com/kho2/ibb/giris.htm

YARGITAY

13. CEZA DAİRESİ

E. 2017/3005

K. 2018/8936

T. 5.6.2018

DAVA : Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:

KARAR : 5237 Sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline dair Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 Sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi ile gerekçeli karar başlığında “05.08.2010” olarak belirtilen suç tarihinin, sanığın en son elde ettiği menfaat tarihi olan 11.08.2010 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüş; Sanığın, katılandan elde ettiği menfaat miktarı 13.920 TL olmasına karşın, 12.770 TL’nin iki katı olan 1277 tam gün temel adli para cezası verilerek eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.

Ancak;

Sanığın … Ticaret İsimli Tüp Bayisinde çalıştığı, alt bayi konumunda bulunan katılana ait işyerine sürekli olarak tüp götürdüğü, bu vesileyle katılan ile tanışıp samimiyet kurduğu, katılanın kredi kartı işlemlerinden anlamaması sebebiyle kendisine yardımcı olduğu, bu durumdan faydalanarak müştekinin kredi kartı bilgilerini ve kimlik bilgilerini öğrendiği, daha sonra katılanın hesabından kendi hesabına para aktarmaya karar verdiği, bu amaçla katılanın kredi kartı hesabının bulunduğu Yapı Kredi Bankasını cep telefonuyla arayarak kendini katılan … olarak tanıtıp, katılanın kimlik ve kredi kartı bilgilerini vererek katılana ait hesabı internet bankacılığına açık hale getirdiği, ayrıca katılanın irtibat telefonunu iptal ettirerek kendine ait cep telefon numarasını irtibat telefonu olarak kayıt ettirdiği, ardından internet bankacılığı vasıtasıyla katılanın Yapı Kredi Bankası …/… şubesindeki … numaralı kredi kartı hesabından 08.07.2010 tarihinde 800-TL, 09.07.2010 tarihinde 220-TL, 11.07.2010 tarihinde 750-TL, 15.07.2010 tarihinde 3.250-TL, 20.07.2010 tarihinde 2.750-TL, 28.07.2010 tarihinde 1.150-TL, 05.08.2010 tarihinde 400-TL, 05.08.2010 tarihinde 1.250-TL, 07.08.2010 tarihinde 1.700-TL, 11.08.2010 tarihinde 1.100-TL parayı aynı şubede kendi hesabına açtırdığı … numaralı hesaba havale ettiği, yine 05.08.2010 tarihinde arkadaşı tanık …’a borç para olarak vermek üzere katılanın hesabından 550-TL parayı …’ın Ziraat bankası Gaziantep/… şubesindeki … numaralı hesabına havale ettiği, bu şekil toplam 13.920-TL parayı katılanın kredi kartı hesabından çektiği” şeklinde anlatılması karşısında sanık hakkında; 5237 Sayılı TCK’nun 142/2-e, 43. maddelerinde düzenlenen zincirleme suretiyle bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçu yerine yazılı şekilde uygulama yapılması,

Kabule göre de;

Sanığın yargılama aşamasında katılana 1.150TL ödediğini belirttiği, katılanın da bu durumu doğruladığının anlaşılması karşısında; sanığın kısmi ödemeyi ne zaman gerçekleştirdiği sorularak, sanık hakkında kısmi iade sebebiyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına katılanın rıza gösterip göstermeyeceği tespit edildikten sonra 5237 Sayılı TCK’nın 168/1-2-4. maddesinin değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanık … ile müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan sebeple tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 Sayılı Kanun’un 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 Sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 05.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu yazı Genel kategorisine gönderilmiş ve ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.